Neden sıkılır insan?
Hiçbir şey yapamamak mı yoksa yapmak istediğini yapamadığı için yerine alternatif koyamamak mı? İkincisi daha ihtimalli gibi geliyor bana. Yapılacak her zaman bir şeyler vardır çünkü, mutlaka.
Yok mudur? Herkeste resim yeteneği olmaz, müzik de. El işi? Düzenleme? Okuma? İzleme? Dinleme? Düşünme – yooo ona girmeyelim.
Düşünerek can sıkıntısı geçirilir mi acaba? Aslında neden olmasın ki? Hayal kurarak da geçirilebilir belki ama ondan emin değilim, uyku kaçırdığını biliyorum sadece. Düşünerek insan eğlenebilir mi?
Neyi düşünecek? Takıntısını? Sıkıntısını? Platoniğini? Ülkeyi? Terörü? Ekonomiyi? Hobilerini? Ailesini? Sorumluluklarını? Sevgilisini? Evliliğini? Çocuğunu? Kendisini? Amaçlarını?
İnsan gerçekten neyi düşünmeli?
Elmayı eline alıp, “Bunun gördüğümüzden daha da ama daha da ufak parçacıkları olmalı… Göremeyeceğimiz kadar küçük” gibi Aristovari çıkmalı mı ki?
Soma’da resmi rakamlarla öldüğü söylenen 301 kişiyi mi düşünmeli? Ölmemiş ama yaralanmış insanların hepsi 2 buçuk sene sonra sağlığına kavuşmuş mudur tamamen diye mi düşünmeli yoksa? Ayaz Bebek vardı, hayır Aylan Bebek değil. Ondan daha önce donarak ölmüştü de birden duyarlılığı uyanmıştı insanların. Onu düşünmeli mi? Sıkılırken bunları mı düşünmeli ki?
Kendi geçmişini düşünse mi? Yanlışlarıyla yüzleşse, bir daha yapmayacaklarını bilse, sorgulasa? Sıkıntısı daha mı artar gerçi ne… Doğru, dur dur düşünme ey insan.
…
Ölümü düşünenler var. Ölümden korkmak güdüsel bir şey. Ölümü düşünenler var ama. Ölünce ne olacak, diye düşünenler. Ahiret’in yokluğu ihtimalinde tamamen yok olmaktan çekinenler… Kalıcılığı isteyenler. Hala öyleyer midir bilmiyorum ama en azından 2-3 kişi geliyor aklıma bu konuda korkan.
Sıkıldıkları anda düşünmüyorlardır muhtemelen tabii. Sıkıldıkları anda sıkıldıklarını düşünüyorlardır sadece. Sıkılan insan sıkıldığını ya da sıkılmasına sebep olan yapamadığı şeyi düşünür. Neden yapamadığını. Elindeki imkansızlıklardan ötürü mü yoksa birilerinden ötürü mü. Birileri etkiler elbet insanı. Kendisi de etkiler. Kendisi etkilemez, kendisi yönetir.
…
“Kendimi kontrol edemiyorum” vardı bi’. Hatırlanmasa daha iyi olacaklardan. Geyiğe müsait – karizma insan değilsen nelbette.
…
Ondan daha güzeli “I Just Don’t Know What To Do With Myself” vardı. Pek hoştu. White Stripes‘tan. Şuraya iliştireyim bari, cumartesi akşamına uysun.
…
Sıkılmak çok da sorun bir şey değil eğer ki yapacak bir şey yoksa ve bundan ötürüyse sıkılma. Ne sorun, onu da bilmiyorum gerçi. Karamsarlık, depresiflik, darlanmalar… Uzak olsun insandan ve benden ya… Hani olmuyor da olsun, neden olmasın ki?
Bir cumartesi akşamını evde geçiren, film izleyip müzik dinlemeye saran Gamze’den karalamalar.